Kolesterol Yüksekliği

Günümüzde en sık karşılaşılan ve ölüme neden olan hastalıkların başında kalp ve damar hastalıkları gelmektedir. İlgili risk faktörleri hesap edilerek hastalık riski azaltılmaya çalışılır. Hastalık ortaya çıkmadan önce; korunma amacıyla veya ilk çıktığı zamanlarda ise hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak ve durdurmak için tespit edilen risk faktörlerinin ortadan kaldırılmaya çalışılması gayet mantıklı bir yaklaşımdır. Bu risk faktörlerinden birisi de kolesterol yüksekliğidir. 

altalt

Kolesterol yüksekliği risk faktörü ise, doğru olan yaklaşım da kolesterolü düşürmek diye düşünebilirsiniz. Bu düşünce ve yaklaşım bugüne kadar doğru olarak kabul edilmekle beraber, ben size olayı farklı yönüyle göstermeye gayret edeceğim.

Kolesterol nedir?

       Kolesterol, hücre zarında bulunan steroid yapıda bir metabolittir. Kan plazmasında taşınır. Memelilerin hücre zarında uygun zar geçirgenliği ve akıcılığı için ihtiyaç duyulur. Ayrıca safra asidi, steroid hormonlar ve vitamin D, vitamin E ve vitamin K gibi yağda eriyen vitaminlerin önemli bileşenidir.

      Sağlıklı bir insanda kolesterol oranı, 100 gr kanda 200 mg altında olmalıdır. Ortalama 70 kg'lık bir kişinin vücudunda 35 gr bulunur ve günde yaklaşık 1000 mg sentez edilir. Diyet ile ortalama 200-300 mg alınması önerilir. Vücut, sentez edilen miktarı azaltarak kolesterol alımını dengeler. Kolesterol geri kazanılan bir maddedir. Karaciğer tarafından safra yolları vasıtası ile sindirim sistemine atılır. Bağırsaklara atılan bu kolesterolün yaklaşık % 50’si ince bağırsaklardan kan akımına tekrar emilir. Fitosterol denilen bitkilerin içinde bulunan maddeler, kolesterol geri emilimi için bağırsaklarda yarışırlar.

alt

       Kötü kolesterol denilen LDL kolesterol ve iyi kolesterol denilen HDL kolesterol kısmı vardır. Fakat bu iyi ve kötü sadece bizim sınırlı bakış açımızı göstermekten öteye gitmez. İstatistiklere bakarak kolesterolü suçlu ilan etmek günah keçisi aramak gibidir. Ateş yükselmesine sebep olan olaylarda lökosit yüksekliğini de saptıyoruz. Tedavide amacımız lökositleri düşürmek mi oluyor? Hayır. Yaptığımız tedavi sonucunda lökositler ihtiyaç kalmayınca düşüyor. Aksine hastalık devam ederken lökosit sayısı düşerse bu defa yükseltmeye gayret ediyoruz. Çifte standart bizim bir konuyu öğrenmediğimizin göstergesidir.

Düzey (mg/ml)

Gösterge

Optimal  LDL kolesterol, kalp hastalığı için risk azdır.

100-129

Optimal  düzeye yakın LDL

130-159

Sınırda yüksek LDL

160-199

Yüksek LDL

>200

Çok yüksek LDL, kalp hastalığı riski çok yüksek


       Damar sertliğinde kolesterol bulunur ama bu sorumlu faktör olmaktan ziyade sadece parmak gibi bir aracıdır. Bugüne kadar hastalıklara ve sağlığa yanlış bakış açısından bakmamız sonucu yapılan hatalar burada da kendini göstermekte ve nedeni bulup sürece müdahale etmek yerine sonuca müdahale etmek daha kolay gelmektedir.

Oysa biliyoruz ki kalp krizlerinin yarısında kolesterol yüksekliği yoktur. Ayrıca kolesterolü yüksek olan olguların çok azında damar tıkanıklığı ve kalp krizi görülür. Eğer kolesterolün zararlı bir madde olduğunu ve mutlaka düşürülmesi gerektiğini ve kolesterolü düşürmekle kalp damar hastalıklarını önleyeceğinizi düşünüyorsanız, bildiklerinizi ve inandıklarınızı uygulayacaksınız. Ödülü kazanacak veya bedeli ödeyecek siz olacaksınız.

     Kolesterol yüksekliği olan olgularda ciltte sarı lekeler, gözaltında siyah halkalar, gözün beyaz kısmında ufak sarı lekeler, ağızda acılık hissi, baş ağrısı ve başta ağırlık hissi, görme zayıflığı, terin ve nefesin ağır kokması, baş dönmesi ve beyinde boşluk hissi, genel yorgunluk ve sol kolda ve kalp üzerinde zaman zaman ağrılar görülür.

    Tedavide kolesterol sentezini ve emilimini engelleyen ilaçların kullanılması istenen faydayı sağlamamıştır. Çünkü asıl sorun kanda kolesterol yüksekliği değil, olması gereken yerde kolesterol azlığı veya yokluğudur.

   Asıl olarak hücrelerin kolesterole olan ihtiyacını yok etmektir. Bunu da onu sağlayarak yapabilirsiniz. Yapılması gerekli en güzel tedavi kolesterol sentezinde görevleri olan C vitamini ve Co enzim Q10’u vermek ve gene enzimatik reaksiyonlarda rolü olan magnezyum düzeyini yükseltmektir. CRS ile yapılan ölçümlerde eksikliği saptanan diğer maddeleri de vermek uygun bir davranış olacaktır. Burada hücre yaşlanması ve ölümü yüksek oranda olduğundan PHYSİOTRON uygulaması ve ozonterapi seçkin bir tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkacaktır. Burada amacımız kolesterolü düşürmek değil, hücreleri canlandırarak kolesterolü kullanmaktır. Ayrıca CLA, lesitin gibi kolesterol kullanımında gerekli maddeleri de vermek gerekir. Omega- 3 yağ asitleri mutlaka düzenli olarak ve yüksek dozda alınmalıdır.

Adresimiz

 Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
 (0216) 411 95 98
  (0530) 605 36 79
Bağdat Caddesi, Selamiçeşme, Fenerbahçe Mah. 160/1 A BLOK PK : 34726 Kadıköy - İstanbul

Hakkımızda

Dr Remedy "SAĞLIĞINIZ BAŞARIMIZDIR" sloganına esas olmak üzere sizler için hazırladığı, size en uygun programı tespit edip bunu uygulayıp toplumu oluşturan ve oluşturacak bireylere daha anne karnından itibaren sağlık bilinci ve sağlık kazandırarak sağlıklı nesiller yetişmesine katkıda bulunmayı planlar..

Sosyal Medya: