Endokrinoloji, hücre dışı aralıkta haberci moleküllerin hücreden hücreye iletişimi ile ilgilenen bilim dalıdır. Bu şekilde hücre kendi içinde, komşuları ile ve kan yolu vasıtasıyla uzak hücrelerle iletişim kurar. Vücuttan ayrı organizmalarla da ilişkiye geçer. Bu hücrelerarası ilişkiler sırasıyla otokrin, parakrin, endokrin ve ferokrin olarak adlandırılır. Endokrin biyolojik aktif maddelerin vücut içi salgılanmasıdır. Endokrin sistem biyolojik aktif kompleks organizmaların çoğunda önemli roller oynar. Bunlar; yiyecek arama, metabolizma, kalori dengesi, büyüme ve farklılaşma, üreme, homeostazis, çevresel değişikliklere yanıt, savunma ,döğüş ve davranışlardır.
Hormonlar endokrin bezde yapılır ve kan dolaşımına salgılanırlar. Etkilerini reseptör moleküllerine bağlanarak gösterirler. Hipofizden salgılanan hormonlar aşağıdadır.
Hipofiz bezinden salgılanan hormonlar ve etki yerleri
Aşağıdaki tabloda hormonların ön yapım maddeleri görülmektedir. Tabloya dikkatli bakınca zararlı bildiğimiz ve vücuttan yok etmeye çalıştığımız kolesterolun kortizol ve D vitamini sentezinde görevli olduğunu görüyoruz. Bir yandan da neden kortizol gerekli durumlarda devreye girmiyor diye düşünüyor ve tedavilerde kullanıyoruz. D vitamini eksik diye bir çok hastalığın ortaya çıktığını söylüyoruz. Aradaki çelişkiyi görüyorsunuz. Benzer şekilde yağ asitlerinin de çok önemli görevleri olduğunu görüyoruz.
Hormonların ön yapım maddeleri ve son hormonlar
Endokrin sistemde görevli moleküllerin etkileri ve kaynakları aşağıda görüşmektedir. Genler protein yapımını kodlar. Proteinler de düzenleyici protein, nörotransmitter, hormon ve otokrin faktörler yapısına girer. Vitaminler hormon ve otokrin faktör yapımında görevlidir. Yağ asitleri de hormon yapımında kullanılır. Madde eksikliğinde hormon yapımı bozulur.
Hormonların kaynakları
Aşağıdaki şekil hormon ve nörotransmitterlerin etkisi ve karşılıklı ilişkisini göstermektedir.
Hormonların etki ettiği mesafeye göre adlandırılması
Çoğu olguda hormonlar bezden prohormon olarak salgılanır ve aktif değillerdir. Hedef dokuda aktif hormon haline geçerler.
Hormonların hücre içinde etki mekanizması ve metabolizması
Hormon yanıtı oluştuğunda her etki kendisini ortaya çıkartan etkiyi negatif veya pozitif yönde etkiler. Bu hormonların sadece kan değerleri ile değerlendirilmesinin yanlış olduğunu gösterir.
Hormonların etki şekli
Hormonlar etkilerini gösterirken diğer bir hormon ile de karşılıklı etkileşime girerler. Bir hormon diğer hormonun reseptörüne bağlanarak onun etkisini artırıcı veya azaltıcı rol oynayabilir. Reseptörlerin uyarılması ile ortaya çıkan proteinler etkiyi ortaya çıkarır. Bütün bu evrelerde hormonların etkisinin ortaya çıkması için vitamin ve mineraller gereklidir. Bunların yokluğunda hormon düzeyleri artsa bile etkisi olmayacaktır. Bu da eksik bilgi ile yanlış değerlendirmeye neden olacak, hormon fazlalığı var gibi gözükür ve bu durum düzeltilip hormon seviyesi azaltılmaya çalışılırken, gerçekte hormon eksikliği söz konusudur. Bütün bunlar ehil olmayan yerlerde yapılan tedavinin başarısız olacağının göstergesidir. Durum karıştırılınca eski haline getirmek için dahi gereksiz yere para ve zaman kaybı olacaktır.
Hormonların etkisinin ortaya çıkma süreci
Endokrin bez fonksiyonunu kontrol etmede başlıca 2 yöntem vardır. Birinci yöntem hipotalamus ve hipofiz üzerinden hormonların salgılanmasıdır. Diğer yöntemde ise hormonun çevre dokudaki etkisi hormonun salgılanmasını kontrol eder.
Hormon etki yolları
Aşağıdaki tabloda hormonların az veya fazla çalışmasına ait nedenler görülmektedir. Az çalışma durumunda; bezde tahribat olabilir veya sentezinde blok vardır. Prohormonun hormona dönüşümü de bloke olmuş olabilir. Ya da hormonun parçalanması uyarılır veya reseptörde etkisini yok eden antikorlar sözkonusu olabilir. Hedef dokuda hasar mevcutsa hormonlar mevcut hatta yüksek olduğu halde etki ortaya çıkmaz.
Bezde tümör veya hiperplazi varsa, ektopik üretim denilen bez dışı başka yerlerde prohormon veya hormon yapılıyorsa, hormonu parçalayan sistem bloke edilmişse, reseptörde etkisini artıran antikorlar mevcutsa hormonun etkisi artmış görülür.
Hormonların az veya fazla çalışması