Prolaktin doğum sonrası dönemde süt vermeyi uyaran bir hormondur. Gonad fonksiyonları üzerine fizyolojik etkisi bilinmez. Fakat prolaktin fazlalığı gonad fonksiyonlarını bozar ve hipogonadizm denilen cinsiyet karakterlerinin gelişmemesi veya bozulması durumuna yol açar. Erkeklerde testosteron sentezini azaltır ve sperm yapımın bozar. Kadınlarda ise adet bozukluluğu, adet görememe, hamile kalamama, göğüsten süt gelmesi gibi belirtilere yol açar. Erkekte ve kadında cinsel istek azalır. Erkekte ayrıca impotans gelişir.
Ortalama düzeyi erkeklerde 5 ng/ml ve kadınlarda 13 ng/ml civarındadır.
Prolaktin fazlalığının en sık nedeni hipofiz bezinde prolaktin salgılayan adenomdur. Fakat her olguda adenom tespit edilemez. Olduğu halde görüntüleme yöntemleri başarısız kalabilir. Fakat prolaktin değerleri yükseldikçe adenom tespit etme şansı artar. Pratikte 100 ng/ml üzerinde ise adenomu tespit etme şansı çok yüksektir. Daha düşük değerlerde stres ve ilaç kullanımı da prolaktin yüksekliği sebebi olarak karşımıza çıkabilir.
Tedavide dopamin agonistleri kullanılır. fakat bu ilaçların kullanımı sırasında doz hesaplama ve ilacın kesilmesi sırasında bazı noktalar bilinmediği veya dikkat edilmediği için hastalık genellikle tekrarlayıcı olarak bilinir. Bu hormon fazlalığı temelinde oluşan mekanizmalar ve enzimlerde görevli fitokimyasal ve mineral ihtiyacı CRS ile değerlendirilmelidir. Physiotron uygulamasından faydalanılabilir.