Tromboflebit

 Tromboflebit

Ven denilen toplardamarların etrafındaki dokulardan kaynaklanan bir enfeksiyon sonucunda veya vücudun herhangi bir yerindeki enfeksiyon odağından bakterilerin kan yoluyla diğer damarlara taşınmasıyla meydana gelir. Enfeksiyonlar sırasında,  ameliyatlardan ve doğumdan sonra toplardamarlarda trombüs (pıhtı) oluşabilir. Toplar damar sistemin damar yapısı ve akım hızının düşük olması gibi nedenler damar duvarı hasarına sıklıkla pıhtılaşmanın da eşlik etmesine neden olur.

Dışarından bakıldığında kolaylıkla görülen ve tespit edilen yüzeyel toplar damarların iltahabına "Yüzeyel Tromboflebit " adı verilir.

Yüzeyel tromboflebitin en sık görülen nedeni hastanelerde damar içine sıvı ve ilaç verilmesi için kateter takılmasıdır. Kateter takılmasına bağlı olarak hemen takiben ya da kateter çekildikten sonra takılan toplar damar boyunca kızarıklık ve sertleşme ortaya çıkar. Ağrı tabloya eşlik eder. Sadece katetere değil aynı zamanda kullanılan ilaç ve serumlara bağlı olarak da yüzeyel tromboflebit gelişebilir.

Sıklıkla gebelik, uzun süre hareketsiz kalmak, varisler, ilgili bölgenin kimyasal irritasyonu ve sıklıkla ayaklarda görülen mantar hastalığında, temizliğe özen gösterilmediği kötü hijyen koşullarında yüzeyel tromboflebit görülür.

Flebotromboz ayrı bir durum olup,  iltihap yoktur.  Tromboflebitle sık karışır. Flebotrombozda vende meydana  gelen kan pıhtıları ven civarındaki dokulara olan bir darbeyi veya kimyevi bir  tahrişi takiben teşekkül eder. Her iki hastalıkta da kanda pıhtılaşmaya meyil  vardır. Meydana gelen pıhtılar venin iç duvarına yapışırlar. Flebotrombozun  belirtileri hafif olur, fakat tromboflebit genellikle atak şeklinde başlar. Kramp tarzındaki ağrıyı takiben bacakta şişme  ve morarma başlar. Venöz damarlarda belirginleşme ve ısı artışı olabilir.

Tromboflebit; akciğer embolisi (ven duvarından kopan bir pıhtının akciğer arterini aniden tıkaması) ve septik emboliye (enfekte pıhtının vücudun başka bir yerine giderek enfeksiyona sebep olması) sebep olabilir.

 

Derin ven trombozu (Derin tromboflebit) Yüzeyel toplar damarların aksine derin toplar damarlarda gelişen iltahabi reaksiyon ve pıhtılaşma genelde ‘’ Derin Ven Trombozu (DVT) ‘’ olarak tanımlanır.

Etkilenen bölge sıklıkla bacaklardır. Bacakta aniden ortaya çıkan bir şişlik, ağrı ve sıcaklık duygusu oluşur. Zaman ile bacağın ‘’ kütük gibi şiştiği ‘’, elimizle kontrol ettiğimizde etkilenen bölgede ısının arttığı ve deri renginin önce kırmızıya (eritem) daha ileri dönemlerde mora döndüğü görülür. Şişlik etkilenen toplar damarda oluşan pıhtı sonucunda akımın belirli bir düzeyde bloke olmasına bağlıdır.

DVT’nin önemi oluşan pıhtıların parçalanarak kalbe ve oradan da akciğerlere giderek Pulmoner Emboli (Akciğer Embolisi ) denilen ve kötü sonuçlanacak bir komplikasyona yol açmasıdır.  Akciğer Embolisi geçirenlerin % 25 – 47 arasında DVT saptanmıştır. Akciğer Embolisi sinsi seyreden bir tablo olup, hayati tehlikeye neden olur.

Derin Ven Trombozu genelde herhangi bir belirti vermeden kendiliğinden geçer. Oluşan pıhtı vücudun kendi pıhtı çözücü sistemleri tarafından ortadan kaldırılır. 

YÜZEYEL TROMBOFLEBİT NEDENLERİ

Sıklıkla gebelik, uzun süre hareketsiz kalmak, varisler, ilgili bölgenin kimyasal irritasyonu ve sıklıkla ayaklarda görülen mantar hastalığında, temizliğe özen gösterilmediği kötü hijyen koşullarında yüzeyel tromboflebit görülür. Diğer nadir görülen tromboflebit nedenleri aşağıda sıralanmıştır.

  • Derin Ven Trombozu
  • Factor V Leiden eksikliği ve Prothrombin gene mutasyonu gibi pıhtılaşmaya eğilimli durumlar.
  • Sigaraya bağlı nikotin duyarlılığının olduğu Buerger Hastalığı (Thromboangiitis obliterans ).
  • Abdominal Kanserler (örnek pankrea kanseri )

Tanı için genelde muayene yeterlidir. Gerekirse Dupleks- Dopper Ultrasonografi ve basit labaratuar tetkikleri yapılabilir.

TEDAVİ

- Elastik bandaj, antibiyotikleri kan sulandırıcılar ( fraksiyone heparin türevleri) , Nonsterorid Antienflamatuar ve ağrı kesiciler kullanılır. Topikal kremler ve nitrgliserin yamları da kullanılabilir. Hastanın rahatlaması için gerektiğinde buz kompresyonda uygulanabilir. Genelde 1-2 haftada iyileşme görülür. Genelde geride damar boyunca bir sertlik kalabilir.

- Büyük Safen Venindeki tromboflebitler ise genelde iyi bir prognoz göstermelerine karşın dikkatle incelenmelidir. Eşlik eden bir Derin Tromboflebit için Dupleks Ultrasonografi yapılmalıdır. Altta yatan başka bir sistemik hastalık olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada pıhtının ilerlemesi ve nadir de olsa belirti vermeyen Pulmoner Emboli tablosu hastaların % 5 – 15’inde açığa çıkabilir. Özellikle variköz toplar damarlarda gelişen yüzeyel tromboflebit sonrasında bu toplar damarın çıkartılması kesin çözüm sağlar. (Kaynak: Vasa. 2008 Feb;37(1):31-8.Superficial vein thrombophlebitis–serious concern or much ado about little? Blättler W, Schwarzenbach B, Largiadèr J., **Curr Opin Pulm Med. 2003 Sep;9(5):393-7. Superficial vein thrombosis: risk factors, diagnosis, and treatment. Decousus H, Epinat M, Guillot K, Quenet S, Boissier C, Tardy B.).

Şekil. Yüzeyel (superficial ) ve derin (deep ) tromboflebit.

http://www.fullhealth.net/img/image_articles/2009-01-26-134229.jpg

 

 

DERİN VEN TROMBOZU (DERİN TROMBOFLEBİT)

Yüzeyel toplar damarların aksine derin toplar damarlarda gelişen iltahabi reaksiyonve pıhtılaşma genelde ‘’ Derin Ven Trombozu (DVT) ‘’ olarak tanımlanır.

Şekil. Derin Ven Trombozu

http://hcd2.bupa.co.uk/fact_sheets/html/Deep_Vein_Thrombosis.html#1

Şekil : Toplardamardaki pıhtının mikroskopik görüntüsü. Damar duvarı ve ortada pempe-mor görüntülü pıhtı.

http://www.thrombosisadviser.com/html/images/library/vte/deep-vein-thrombosis-dvt-micrograph-PU.jpg

Etkilenen bölge sıklıkla bacaklardır. Nadiren kollardaki damarlarda da görülebilir. Sıklıkla olayın geliştiği bacakta aniden ortaya çıkan bir şişlik, ağrı ve sıcaklık duygusu oluşur. Zaman ile bacağın ‘’ kütük gibi şiştiği ‘’, elimizle kontrol ettiğimizde etkilenen bölgede ısının arttığı ve deri renginin önce kırmızıya (eritem) daha ileri dönemlerde mora döndüğü görülür.

http://www.topnews.in/health/files/Deep-Vein-Thrombosis.jpg

Şişlik etkilenen toplar damarda oluşan pıhtı sonucunda akımın belirli bir düzeyde bloke olmasına bağlıdır. Derin Ven Trombozu özellikle baldır toplar damarlarında soleal pleksus denilen bacaktaki birbirleri ile bağlantılı bir ağ yapısını etkiler. Bu bölgede toplar damarlardaki kan akımının yavaş olmasına bağlı oluşan durgunluk patolojide temel faktör kabul edilir. DVT’nin önemi oluşan pıhtıların parçalanarak kalbe ve oradan da akciğerlere giderek Pulmoner Emboli (Akciğer Embolisi ) denilen ve kötü sonuçlanacak bir komplikasyona yol açmasıdır.

Şekil. Derin Ven Trombozu

http://www.daviddarling.info/images/deep_vein_thrombosis.jpg

Şekil. Toplardamar içindeki pıhtının patolojik görüntüsü.

Şekil. Derin Ven Trombozu ve Akciğer Embolisi

http://www.amicusvisualsolutions.com/obrasky/06029_01W.jpg

http://www.totaljoints.info/EMBOLY.jpg

http://www.womenhealthline.com/wp-content/uploads/2009/09/GS_Deep-Vein-Thrombosis_lg-300×283.gif

İlk pıhtılaşmanın başlamasından 5 – 10 gün içinde pıhtılar bir araya gelerek organize olur ve büyümeye başlar. Bu süre genelde zayıf olarak yapışmış bulunan pıhtıların parçalanarak dolaşıma katılması (EMBOLİ )için en uygun dönemdir. Organize olan pıhtı daha sağlam hale gelerek % 20 oranında daha yukarı doğru çıkar. Özellikle dizüstü bölgede ve kasığa doğru (derin ve yüzeyel ven birleşim yerimi tutan) çıkan derin ven trombozlarında akciğere emboli atma şansı daha yüksektir.

Genelde toplumun % 20’si yaşam boyunca bir kez DVT geçirecektir. Toplumda 8 / 10 000 oranında görülür. Derin Ven Trombozu ile Akciğer Emboli arasında bir bağlantı mutlaka vardır. Akciğer Embolisi geçirenlerin % 25 – 47 arasında DVT saptanmıştır. Akciğer Embolisi sinsi seyreden bir tablo olup, hayati tehlikeye neden olur. Kopan pıhtı parçaları ile akciğer damarında ( pulmoner arter ) değişik dercelerde tıkanıklığa yol açarak kanın akciğerlerde temizlenmesini bozar ve akciğerim belli bir oranını aşan düzeyde etkilenme olursa hayati tehlike ortaya çıkar. İlk basit belritisi ise özellikle önceden var olmayan hafif efor ile ortaya çıkan ‘’ nefes darlığı’dır. Akciğer Embolisi ( akciğere pıhtı atması ) meme kanserinden ölenlerin sayısından daha fazla oranda ölüme sebeb olmaktadır.

Derin Ven Trombozu genelde herhangi bir belirti vermeden kendiliğinden geçer. Oluşan pıhtı vücudun kendi pıhtı çözücü sistemleri tarafından ortadan kaldırılır. Klinik olarak saptanan DVT olgularında ise pıhtının tamamen ortadan kaldırılması ender göürülür. % 30 oranında ileride tekrarlamasına yol açacak bir ‘’ nokta ‘’ kalır. DVT’nin belki de en önemli özelliği 8 sene içerisinde % 30 oranında tekrarlayabilmesidir. Bu nedenden dolayı erken tedavi ve takip özellikle DVT şüphesi üzerine dayandırılacak bir strateji olarak kabul edilir.

DVT İLE İLGİLİ ANİMASYON VE VİDEOLAR

İnceledikten sonra hangisi uygunsa sadece birini koyabiliriz.

http://worldmassageforum.com/index.php?option=com_content&task=view&id=866&Itemid=65

http://www.savevid.com/video/3d-medical-animation-of-dvt-pulmonary-embolism.html

http://noolmusic.com/videos/3d_medical_animation_of_dvt_and_pulmonary_embolism.php

http://www.science.tv/watch/6af8d429c1a357d8b9e1/3D-Medical-Animation-of-DVT-&-Pulmonary-Embolism

http://technorati.com/videos/youtube.com%2Fwatch%3Fv%3DgGrDAGN5pC0

DVT İÇİN RİSK FAKTÖRLERİ

  • Günümüzde DVT en çok hastanede yatan Kalça protezi gibi ortopedik ameliyatlar sonrasında ya da uzun süreli hareketsiz kalan ( enfarktüs geçirmiş ya da felç geçirmiş ) hastalarda görülmektedir. Bir bacağın ya da vücudun tamamen hareketsiz kalması en önemli risk faktörüdür. Günümüzde bu tür ameliyatlarda kan sulandırıcı önleyici ilaçlar kullanılmaktadır. Tüm hastanede yatan hasta grubunda % 20 – 70 gibi değişik ve yüksek oranlarda DVT saptanmıştır.
  • Hareketsizlik gibi önemli örneklerden birisi de uzun süreli uçak yolculuklarıdır. ‘’ Ekonomi Sınıfı Sendromu’’ olarak da adlandırılan bu durumda; oturarak geçen uzun yolculuklarda bacakların hep yanı pozisyonda kalması ve hareketsizlik sonucunda kalbe dönüş toplardamarlarda bozulmakta ve kan uzun süre damarın aynı bölgesinde göllenmekte ve pıhtılaşmaya başlamaktadır. Bu yüzden bazı havayolları uçuşdan önce yolcuları bilgilendirmek için broşürler vermektedir. Bu konuda yapılacak en iyi önlemler: yolculuktan 3 gün öncesinde aspirin almaya başlamak, yolculuk sırasında bol bol sıvı tüketmek, berirli aralıklarda koridorda dolaşmak ve otururken araba pedallarına basarmış gibi hareketler ile bacak kaslarını çalıştırmaktır.
  • RİSK FAKTÖRLERİNİN SIRALAMASI
    1. Yaş
    2. 3 günden fazla süren hareketsizlik.
    3. Gebelik ve lohusa dönemi.
    4. 4 hafta içinde önemli ameliyat geçrimiş olmak.
    5. Son 4 haftada 4 saati aşan uçak ya da araba yolculukları.
    1. Kanser
    2. Önceden geçrilmiş DVT
    3. Felç
    4. Myokard Enfarktüsü ( Kalp Krizi)
    5. Kalp Yetmezliği
    6. Sepsis
    7. Nefrotik Sendrom
    8. Ulseratif Kolit
    1. Trafik kazaları
    2. Yanıklar
    3. Bacaklarda ve kolarda kırıklar
    1. Behçet syndrome
    2. Homocsistinüri
    1. Doğum Kontrol Hapları Kullanımı,
    2. Östrojen kullanımı,
    3. Damar içi ilaç kullanımı alışkanlığı olanlar.

TEDAVİ

üKritik durumlar hricinde cerrahi tedavi artık kullanılmamaktadır.

üGenelde ilaç tedavisi ve yakın takip temel ilkelerdir.

üİlaç tedavisi olarak Fraksiyone heparin ve 3-6 ay coumadin ile kan sulandırması yapılmaktadır.

üTedavi döeneminde belirli aralıklarda Dupleks-Doppler Ultrasonografi ile damar içindeki pıhtının durumu incelenmellidir.

üSadece DVT tedavisi hedeflenmez ayrıca tekrarlaması ve akciğere pıhtı atması gibi komplikasyonlar önlenmeye çalışılmalıdır.

üUzun dönemde iseortalama % 20 -25 oranında tekrarlama sözkonusudur.Tekrarlayan vakalarda % 37 oranında karşı sağlam bacakta etkilenir.

üDVT uzun dönemde Kronik Venöz Yetmezlik denilen kalıcı toplar damar yetmezliğine de yol açabilir. Bunun sonucunda bacaklardaki şişlik kalıcı hale gelir ve giderek artan basınç ile ciltte renk değişiklikleri ve yaralar ortaya çıkar. İstenmeyen ve kişinin yaşam konforunu etkileyen bu durumdan kaçınmak uzun vadeli hedeflerden olmalıdır.

 

DVT için risk faktörleri 

   Bir bacağın ya da vücudun tamamen hareketsiz kalması en önemli risk faktörüdür. Günümüzde en çok kalça protezi gibi ortopedik ameliyatlar sonrasında ya da uzun süreli hareketsiz kalan (enfarktüs veya felç geçirmiş ) hastalarda görülmektedir. Bu tür ameliyatlarda kan sulandırıcı önleyici ilaçlar kullanılmaktadır.

Hareketsizlik gibi önemli örneklerden birisi de uzun süreli uçak yolculuklarıdır.

Yaş

3 günden fazla süren hareketsizlik.

Gebelik ve lohusa dönemi.

4 hafta içinde önemli ameliyat geçirmiş olmak.

Son 4 haftada 4 saati aşan uçak ya da araba yolculukları. 

Kanser

Önceden geçrilmiş DVT

Felç

Myokard Enfarktüsü ( Kalp Krizi)

Kalp Yetmezliği

Sepsis

Nefrotik Sendrom

Ulseratif Kolit

Trauma

Trafik kazaları

2. Yanıklar

Behçet syndrome

Doğum Kontrol Hapları Kullanımı,

Östrojen kullanımı,

Damar içi ilaç kullanımı alışkanlığı olanlar.

 

TEDAVİ

– Elastik bandaj, antibiyotikleri kan sulandırıcılar ( fraksiyone heparin türevleri) , Nonsterorid Antienflamatuar ve ağrı kesiciler kullanılır. Hastanın rahatlaması için gerektiğinde buz kompresyonda uygulanabilir. Genelde 1-2 haftada iyileşme görülür. Genelde geride damar boyunca bir sertlik kalabilir.

– Büyük Safen Venindeki tromboflebitler ise genelde iyi bir prognoz göstermelerine karşın dikkatle incelenmelidir. Altta yatan başka bir sistemik hastalık olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada pıhtının ilerlemesi ve nadir de olsa belirti vermeyen Pulmoner Emboli tablosu hastaların % 5 – 15’inde açığa çıkabilir.

DVT uzun dönemde Kronik Venöz Yetmezlik denilen kalıcı toplar damar yetmezliğine de yol açabilir. Bunun sonucunda bacaklardaki şişlik kalıcı hale gelir ve giderek artan basınç ile ciltte renk değişiklikleri ve yaralar ortaya çıkar. İstenmeyen ve kişinin yaşam konforunu etkileyen bu durumdan kaçınmak uzun vadeli hedeflerden olmalıdır. Bu durumlarda ozonterapi, physiotron ile elektromanyetik alan tedavisi faydalıdır. Ayrıca damar duvarına etkili ve kan dolaşımını düzenleyen mikrobesinler kullanılmalıdır.

 

Adresimiz

 Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
 (0216) 411 95 98
  (0530) 605 36 79
Bağdat Caddesi, Selamiçeşme, Fenerbahçe Mah. 160/1 A BLOK PK : 34726 Kadıköy - İstanbul

Hakkımızda

Dr Remedy "SAĞLIĞINIZ BAŞARIMIZDIR" sloganına esas olmak üzere sizler için hazırladığı, size en uygun programı tespit edip bunu uygulayıp toplumu oluşturan ve oluşturacak bireylere daha anne karnından itibaren sağlık bilinci ve sağlık kazandırarak sağlıklı nesiller yetişmesine katkıda bulunmayı planlar..

Sosyal Medya: